D is for Dahl
Derleyen: Wendy Cooling
Resimleyen: Quentin Blake
Yayınevi: Puffin, 2007
Banyo günlerinde beline kadar uzanan pamuk saç örgülü babaannesinin sırtını keselemiş, anneanneler, babaanneler, komşu teyzeler arasında günlerde, mevlitlerde, masa altlarında bir daha hiç karşılaşmayacağı kendisi gibi başka çocuklarla en güzel çocukluk oyunlarını oynamış, yazları köye gönderilmiş, annesinin veya babasının iş yerinde çevirmeli facit hesap makinesiyle saatlerce oyalanmış kuşağımızın gelmiş geçmiş en bilmiş ve en sıkıcı anne babalar olmasını nasıl açıklamalı?
Hani kızılderiler demiş ya, bir çocuğu büyütmek için bir köy dolusu insan lazım diye, bizim kuşağımız bunu bir yerinden biraz da olsa yakalamış sayılabilir anneanneler, dedeler, babaanneler, komşu teyzeler sayesinde. Bir dolu insanın arasında büyümenin en güzel yanı ise bir sürü çatlağa maruz kalmaktır belki de.. Ne de olsa her köyde en az bir deli bulunur değil mi?
Bu kimi cıvıl cıvıl, kimi çığırtkan, kimi asabi, kimi öfkeli (7 cüceler gibi oldu) tatlı kaçıkları görünce büyülenmiş gibi ağzım açık kalırdı benim hep. Sabahlara kadar kahkahası, kavgası gürültüsü hiç eksilmeyen içki masalarında bitiştirilmiş sandalyeler üzerinde üzerine babasının paltosu örtülerek uyuyan bizim kuşakta nedense anne-baba olduğunda aman bir doğruculuk sevdası, en iyisini ben bilirimcilik, çocuk bakımı, terbiyesi uzmanlığı taslayıcılık, bir kimseleri beğenmezlik değme gitsin…
E iyi güzel de, nerede esneklik, nerede neşe, nerede eğlence?? Roald Dahl üzerine yazılmış en eğlenceli kitaplardan biri olan “D is for Dahl”ı (Dahl’ın D’si diyebiliriz herhalde) okuyunca işte bu düşüncelere gark oldum.
Wendy Cooling, Roald Dahl hakkındaki en eğlenceli, en ilginç, en komik bilgileri bir araya getirmiş ve A’dan Z’ye Roald Dahl kitabı yapmış, kitabı resimleyen ise Roald Dahl’ın bildiğimiz çoğu kitabını resimleyen Quentin Blake. Böylece ortaya Roald Dahl sevenlere yeme de yanında yat cinsinden bir kitap çıkmış.
Yazıya kitaptaki Roald Dahl bilgilerinden bazılarıyla devam edeyim de ne kadar sıkıcı insanlar olduğumuzu bir daha görelim:
* Resimde gördüğümüz Gipsy House adını koyduğu evde yaşarken köyün bütün çocuklarını çağırıp bir merdiven verir ve bahçedeki meyve ağaçlarından istedikleri kadar meyve toplamalarını söylermiş Roald Dahl. Bahçesinden gizli gizli erik çalarken kalp krizi geçirdiğimiz asık suratlı komşulara duyurulur… (Bu arada eve Gipsy House demesinin sebebi ise evin yakınında yaşayan Çingenelermiş. Roald Dahl onlara sık sık yemek taşır, onlar da evi kutsarmış.)
* Big Friendly Giant (Büyük Sevimli Dev) kitabındaki altın kalpli dev gibi, geceleri kendi çocukları uyumak üzereyken pencerelerine bir merdiven dayayıp çıkar, onlara bambu bir çubukla güzel rüyalar üflermiş.
* Peki kendisine gelen binlerce mektuba tek tek cevap verdiğini biliyor muydunuz? Buyurun aşağıda örnekleri var.
Sevgili Amy
Sana özel bir mektup yazıp, şişede gönderdiğin rüya için teşekkür etmem gerekiyor. Şu dünyada bana bunu gönderen ilk kişisin ve bu benim çok ilgimi çekti. Ayrıca rüyanı da çok beğendim. Bu gece köye inip uyuyan bir çocuğun penceresinden üfleyip işe yarayıp yaramadığına bakacağım.
Sevgiler
* Roald Dahl başkalarına zorbalık yapanlardan nefret edermiş. Okul otobüsünde kızı Lucy’nin ve zayıf gördüğü herkesin canına okuyan Lizzy adlı bir kız olduğunu öğrenince hemen bir şarkı yazıp kızı Lucy’ye öğretmiş ve ondan bu şarkıyı Lizzy dışında otobüsteki herkese öğretmesini istemiş. Lizzy birine sataştığı an, tüm otobüs bağıra bağıra bu şarkıyı söyleyince Lizzy de bir daha kimseye sataşamamış. Haa haa ha, yaşasın zayıfların birleşip direndiği bütün anlar!!!
Why is Lizzy in a tizzy
On the way to school
She makes a fuss upon the bus,
and acts just like a fool!
Ne demiş Roald Dahl, sihire inanmayan onu asla bulamaz. Bari sihiri yaşayabilecekleri kısacık bir yaşam diliminde şu çocuklara hayatı zehir etmesek, daha iyi olmaz mı??